BEN İNANIYORUM.

BEN İNANIYORUM.

Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, “Bayram ikramiyeleri asgari ücret düzeyindedir. Seçildiğimde, Ramazan Bayramı’ndan kalan 6500 lirayı da ekleyerek emekliye Kurban Bayramında 15’er bin lira bayram ikramiyesi ödenecek” sözü iktidar cephesinde büyük rahatsızlık yarattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan. Seçilmeleri durumunda 15 bin lirayı belki ödeyebileceklerini, sonra da borç para turuna çıkmak zorunda kalacaklarını ima eden açıklamalarla, bunun mümkün olmayacağını belirterek,"Son günlerde birileri emekli maaş ve ikramiyeleri üzerinden istismar siyaseti yürütmeye çalışıyor.

Söz veriyormuş. Aynı zat kazandığı belediyelerden tek bir işçinin işinden edilmeyeceği konusunda namus sözü vermişti. Bunca insan belediyelerden çıkarıldı. Bu kişi namus sözünü yerine getirmedi. Belediyelerinde her hizmeti bedava yapma sözü verdiler. Onların da hiçbirini tutmadılar. Her çiftçiye bedava traktör vereceğiz dediler. Hangi çiftçiye vermişler. Emeklileri gözlerine kestirmişler. Açmışlar vaat bohçasını bol keseden dağıtıyorlar." dedi.

Yani demek istiyor ki Sayın Cumhurbaşkanı, “Onlara öyle dibi delik bir bütçe bırakıyoruz ki, emekliye vaat ettikleri parayı verirlerse, iki ay sonra memura, emekliye normal maaşlarını bile ödeyemez hale gelirler..”

Bir emekli olarak ben şahsen Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ve alternatif iktidarın göreve gelmesi durumunda bu taahhütlerini yerine getireceklerine inanıyorum.
Zira bu gün sizin 2 bin liraya yükselttiğiniz Emekliye Bayram İkramiyesi de Sayın Kılıçdaroğlu döneminde ilk gündeme getirildiğinde, “Hangi parayla ödeyeceksin” korosu aynı şarkıyı söylüyordu.

O günlerde bu koro mensubu birine “Peki Sayın Kılıçdaroğlu seçilir ve Bayram İkramiyesi sözünü tutarsa, alacak mısın?” diye sormuştum.
“Canım tabi alırım, niye almayayım” demişti.

Baktınız Kemal Kılıçdaroğlu’nun 1500 lira olarak gündeme gelen bu taahhüdü tuttu, siz de emekliye 1000 lira ödeme sözü verdiniz ve zevahiri kurtardınız.
Siz 1000 lira emekliye bayram ikramiyesi vermeye başladığınız 2018 yılında  bir kurban payı da 1000 liraydı.

Şimdi gidin markete bakalım, o bin lira ile hindi alabiliyor musunuz?

Zaten yıllık enflasyon oranında artırmış olsaydınız o bayram ikramiyesini, bu gün emekli zaten 8500 lira alabilecekti, bayramlarda.

Ama siz her alanda yaptığınız gibi bu alanda da emekliyi bölerek işinize gelen bölümünün alım gücünü artıracak oranda maaşına zam yaptınız, diğer emeklileri ise açlığa, sefalete sürüklediniz.

Refahta değil, sefalette buluşturdunuz emeklileri.

Örnek mi, bir emekli olarak  geçen yıla kadar asgari ücretin 1500 lira üzerindeydi maaşım.

Şimdi asgari ücretin 1200 lira altında.

Ben asgari ücretin 1500 lira üzerinde maaş aldığım dönemde 1500 lira alanlar ile benim emekli maaşım aynı düzeye geldi.

Siz emeklinin geçim standardını bile bir kişinin iki dudağı arasına mahkum ettiniz, yasanın öngördüğü zam oranlarını uygulamak yerine, sırça köşklerde karar verdiniz emeklinin alacağı aylığa.

Gelelim, CHP Belediyelerinin işçi çıkarmayacağı sözünü yerine getirmedikleri iddianıza.

Evet işçi çıkardılar, mesela İstanbul’da. kimleri çıkardılar biliyor musunuz?

YSK aynı sandıktan çıkan 4 oydan üçünü geçerli sayıp birini  iptal etmesinden sonra, Valiye Teslim edilen İstanbul Büyükşehir Belediyesine doldurulanları çıkardılar.

Belediyelerde hizmeti bedava yapacağız demediler,  ‘Milletin kanını emen fiyatlandırmalara son vereceğiz’ dediler ve halk ekmek kuyruklarında yaşanan yoğunlukla bunu ortaya koyuyorlar. Ankara Belediyesi’nin kurduğu Başkent Marketlerde, Haymanalı üreticinin bahçesinde ürettiği ürünler satılıyor. İstanbul gibi bir kentte açılan lokantalarda, yer bulabilirseniz 3 çeşit yemeği 29 liradan yiyebiliyorsunuz. Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya ve Mersin Büyükşehir belediyelerinde çiftçinin ürününü değerlendirmek için oluşturulan zincir kooperatifler AKP’li Belediyeleri bile harekete geçirdi. Çiftçiye tohumluk dağıtmak zorunda kaldılar, ama hangi çiftçiye?

Yani Sayın Cumhurbaşkanı, rakibiniz Kemal Kılıçdaroğlu, sizi çalışmadığınız noktadan yakaladı.

Kılıçdaroğlu, kesenin ağzını açtı evet.

Ama o kesenin ağzını dar gelirliye, emekliye açtı.

Çıkıp bazı ayrıcalıkların milyarlık vergi borçlarını bir kalemde silmedi.

Kamunun ihalelerini, ihale kanunlarını pas geçip saray şürekasının çevresine dağıtmadı.

Hala, Deprem Bölgesi için açığınız kampanyaya gece bağışladığı paranın, ertesi günü biraz üzerinde teşvik verdiğiniz Mehmet Cengiz olayı aklıma geldikçe yüzüm kızarıyor.

Sizin hayırseverlerinizin en çarpıcı örneğidir Mehmet Cengiz, Reza Zarab.

Dolayısıyla, Sayın Kılıçdaroğlu ve ekonomi ekibinin ezberci olmadığını biliyor taahhütlerinin ekonomik hesaplamalara dayalı olduğuna inanıyorum.
Emekli de inandı ve 15 bin lira üzerinde hesaplar yapıyor, biliyor musunuz?

Size tavsiyem, bir Diyanet Hutbesi hazırlatmanız ve böyle bir ödemenin zinhar haram olacağını ilan etmeniz.

Buradan, Kurban Bayramı öncesi hesabıma geçecek 15 bin liraya engel olacak şekilde oy kullanacakların da iki elimin yakalarında olacağını ilan ediyorum.

Konuk yazar Ahmet ZORLU