GELECEK DEVA OLUR MU?

Bütünden ikinci parça da koptu. 2002 Yılında kurulan Ak Parti, girdiği seçimlerde 34 puanla 49 puan arasında aldığı oy oranlarıyla 18 yıllık iktidarını, durmak yok yola devam sloganıyla sürdürmektedir. İlk kopuşunu Son Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’yla yaşayan Ak Parti, ikinci kopuşu Eski Başbakan Yardımcısı Sayın Ali Babacan’la yaşadı. Bu iki hareket Ana yapı Ak Partiyi nasıl etkiler, şayet seçimlere girme başarısı gösterirlerse alacakları oyun kaçı Ak Parti tabanından olur, Ak Parti tabanında bu iki çıkışın bir karşılığı var mıydı? iyi hesap etmek gerekir. Hem Ak Parti, hem de bu iki partinin devamlılığı açısından hayati önemdedir.

Yıllar önce bu alanda uzman olan birisi, “insanlar çözemediğine prim veriyor. Çözdüğüne verdiği primi geri çekiyor.” demişti. Bu söylemi yeni parti çalışmaları yapılan bir ortamda, lider ve parti kadroları açısından söylemişti. Bu gün bu sözün isabetliliğine bir daha tanık oldum.

GELECEK

Davutoğlu parti çalışmaları yaparken, bu konuya ilgi duyanlar arasında, kimlerle ve nasıl bir parti kurulacak, karşılığı ne ölçüde olacak gibi gizemli sorularla sohbet ortamlarında irdelenmekteydi. Gelecek diye bir parti kuruldu, kadroları açıklandığı andan itibaren de insanlar arasındaki gizem ortadan kalkıverdi. Kimse artık o parti ve liderini konuşmaz oldu. Ancak bir tv programına konuk olunup da önemli bir cümle sarf edilmişse o zaman konuşulur oldu.

Basında kendilerinden bahsedilebilirliği sağlamada nasıl bir yöntem izlenecek, Ak Parti haricindeki partilerin ortak sorunları. Nasıl aşılacak. En büyük seçmenin bu olduğu da unutulmasın.

DEVA

Uzun zamandır Sayın Gül ve babacan’la ilgili gizemli sohbetler yapılmaktaydı. Kimler olacak, kaç milletvekili transfer edilecek, adı ne olacak gibi siyasi kulisler de gündem olmaktaydı. Kurulmaktan vazgeçildi, kendi aralarında sorunlar çıktı, şu ekip, şu ismin olmasına şiddetle karşı çıkıyor veya bu çalışmaları yapanlar için iktidar operasyonlar düşünüyor gibi birçok komplo teorisinden bahsediliyordu. Bugün itibariyle Deva Partisi adında Ali Babacan başkanlığında parti kuruluşu gerçekleştirildi. Kamuoyundaki karşılanmasında bir heyecanlılık gözlemlendi. Bu heyecanlanma Davutoğlu’nun kurduğu Gelecek Partisi’ne göre bir tık üst seviyedeydi, ancak bu da fazla uzun sürmedi. Partinin kurucu üyeleri açıklandı, ismi netleşti ve gizemlilik ortadan kalkıverdi. Partiler doğuşlarında ya yaşarlar ya da ölü doğarlar. Bu tabir bunlar için biraz erken olsa da, az bir gerçeklik payından bahsetmekte beis görmüyorum. İl ve ilçe örgütlenmelerinin kuruluşlarında sıkıntı çekildiği kulis bilgilerimiz arasındadır. Ancak, Davutoğlu’nun kadroları Babacan’ın kadrosuna göre daha samimi ve zorluk karşısında kolay dağılımı gerçekleşmeyecek bir yapıdadır. Sebebi de; Başbakanlık döneminde verdiği imkan ve makamların karşılığı diye düşünüyorum. Oysa; Babacan’ın yanında benzer durumda olan bir kişi bile yok.(bildiğim kadarıyla)

ÇÖZÜMLER SİYASETTE

Ülke sorunlarının çözümü, yine siyaset kurumlarınca gerçekleştirileceğine inananlardanım. Hiçbir zaman çözümün illegal yapılanmalarda veya demokrasi dışı güçlerde aramayanlardanım. Bu ülke tam demokrasiye geçişi siyaset üzerinden gerçekleştirecektir. Partilerin kuruluşları, yaşamlarını idame ettirmeleri her açıdan değerlidir. Ancak, seçim sistemimizdeki barajların varlığını, küçük oy oranlarına karşı geliştirilmiş bir aldatmaca olduğunun da bilincinde olmalıyız. Küçük olsun benim olsun mantığının demokrasiye ve çözüm bekleyen sorunlara bir deva olmayacağını da unutmamalıyız.  

ADLARINIZ AYNI, SOYADLARINIZ FARKLI

Geleceğin alacağı iki puan, Deva’nın alacağı 3 puanla bir sonuca varamazsınız. Aynı partide, aynı kabinede görev yapmışlar olarak, farklı yemek yeme şekillerinden bahsetmeniz, bu sonucu değiştirmeyecektir. Karşınızda her zaman diliyle sormasa da, içinden geçirten bir seçmen yapısının olduğunu unutmayınız. Bakın son yerel seçimlere. Ak Parti Ankara ve İstanbul’a tabir caizse deve dişi gibi adaylar koymuştu. Sonuç ne oldu ortada. Aynı çorbaya kaşık sallamış iki kişi olarak, bir seçim öncesi bir araya gelmeniz olumlu sonuçlanabilir. Yok, ayrı ayrı girip iki parti olarak toplam alacağınız beş puanlık oy sizin siyasi parti maceranızın bitmesi demek olacaktır. Seçimlerden beş puan almış iki parti olarak birleşmeye gitmeniz halinde de, sonraki ilk seçimlerde 2 puan dahi alamayacaksınız. Atılacak en isabetli kararın bir seçime girmeden bir araya gelip, baraj sorununuzu ortadan kaldırmanızdır.