Metin Çınar
  Güncelleme: 21-01-2021 19:39:00   21-01-2021 19:37:00

ULUĞ AYGUCU

                                                    ULUĞ AYGUCU

Devlet; milletlerin uzun tarihi seyirleri içerisinde meydana getirdikleri en mükemmel teşkilattır. Devlet adı verilen böylesine büyük bir organizasyon sağlıklı bir şekilde varlığını sürdürebilmesi için sağlam bir bürokrasinin mevcudiyeti gereklidir. Devlet idaresinde bürokrasi genel anlamda devlet teşkilatı, memurlar topluluğu ve yazışmalar olarak tanımlanmaktadır.

YÜRÜTME

Eski Türk İslam devletlerinde bu bürokratik yapılanmanın başında hükümdar adına işleri yürüten vezir konumunda olan bir yönetici mevcuttur.

Türklerde cesaretle bahadırlık kağanın, bilgi ve bilgelik de vezirin özellikleridir. 682 de Göktürk Devleti’nde bu müessese vezir Tonyukuk gibi bir şahsın dirayetiyle önem kazanmıştır. Uygurlarda vezir statüsündeki bu görevliye “Aygucu” adı verilmiştir. Vezirlerin adedi çoğalınca bu defa baş vezire “Uluğ Aygucu” adı denmeye başlanmıştır.

Sasanilerden alınan İslam alemindeki vezirlik müessesesi, Abbasilerden Büyük Selçuklulara, oradan da Anadolu Selçukluları kanalıyla Osmanlılara geçmiştir. Bütün İslam devletlerinde bu müessese bulunmaktadır.

Büyük Selçuklu Devleti’nde devlet merkezinde veya hükümdarın bulunduğu yerlerde umumi devlet işlerini yürüten “Divan-ı Sultan” adı verilen büyük bir divan vardır. Bu divanın başında da “Sahip-i Divan-ı Devlet” denilen bir vezir vardır. Bugünkü devlet teşkilatımıza göre “Büyük Divan” Bakanlar Kurulu, “Vezir” de Başbakan durumundadır.(İ.H.Uzunçarşılı,Osmanlı Devlet Teşkilatı)

Cumhuriyet döneminde “Başvekil” ünvanı ilk defa 29.10.1923’de kabul edilen 364 sayılı “Teşkilat-ı Esasiye Kanunu’nun bazı maddelerinin tadiline dair kanunda geçmiştir. Bu ünvan 10 Ocak 1945 tarihinde Anayasa dilinin sadeleştirilmesinden sonra “Başbakanlık” olarak kullanılmaya başlanmıştır.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine yönelik düzenlemelerin yer aldığı kararnameyle, 1924 yılından 2017’a kadar çıkarılmış bazı kanunlarda yer alan ‘İcra Vekilleri Heyeti’ ‘Bakanlar Kurulu’ ve ‘Başbakanlık’ ibareleri, ‘Cumhurbaşkanı’ ve ‘Cumhurbaşkanlığınca’ olarak değiştirildi.

Bugün ise, Cumhurbaşkanı var, Başbakan yok (Sultan var, Uluğ Aygucu yok)

AKILLI “DELİ”LERİMİZ  (fıkra)

Aralarında kaçma planı yapan iki deli,

-Git, şu arka tarafa bir bak, duvar yüksekse altını kazar bir tünel açar kaçarız. Eğer duvar alçaksa, o zaman da üzerinden atlar kaçarız, demiş. Deli gidip arka tarafa bakmış ve diğer deliye;

-Galiba biz buradan hiç kaçamayacağız. Çünkü arkada duvar yok.

 

  Bu yazı 3177 defa okunmuştur.
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
BİZİ TAKİP EDİN
  • Tüm Anketler
    Web sitemize Beğendinizmi?
    HABER ARŞİVİ
    YUKARI nisbar giriş betnis giriş yakabet giriş