Metin Çınar
  Güncelleme: 05-06-2019 21:17:00   29-05-2019 19:37:00

TAM DEMOKRASİ TALEBİ

TAM DEMOKRASİ TALEBİ

Dün olduğu gibi bugün de Türk Milletinin elbette önemli sorunları vardır; ama Türkiye’mizin en önemli “kök” sorunu “çağdaş standartlarda bir demokrasiye sahip olmayışıdır.”

Birleşmiş Milletlerin, AB’nin ve uluslararası kuruluşların yaptıkları birçok araştırmalarda Türkiye’nin; ekonomik gelişmişlik, insani gelişmişlik, insan hakları, özgürlükler, demokrasi ve insanca yaşama konularında gelişmiş ülkelerin çok gerisinde kaldığı açıkça görülmektedir. Ülkemizdeki bütün menfi göstergelerin en önemli sebebi demokrasi eksikliğidir. Ülkemiz maalesef evrensel normlarda bir demokrasiye kavuşamamıştır.

EKONOMİK GELİŞME

Çağdaş standartlarda tam bir demokrasiye sahip olacak bir Türkiye’nin çözemeyeceği hiçbir siyasi, ekonomik, kültürel ve sosyal sorunu kalmayacaktır. Bugün yaşadığımız başta kutuplaşma, sosyal çatışmalar, ekonomik kökenli sorunlar olmak üzere tüm sorunlarımızın kesin çözümü ülkemizin “tam demokrasiye” ulaşmasıyla mümkündür.

Tam demokrasiye ulaşmış bir Türkiye, tarihinden getirdiği yüksek insani değerler birikimi ile çağdaş demokrasiye ve bütün insanlığa çok önemli değerler kazandıracaktır.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ

Ecdadımızın büyük fedakârlıklarıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulmuş, fakat cumhuriyetimiz henüz tam demokrasi ile taçlandırılamamıştır. Bugün bu görev ve sorumluluk hepimize düşmektedir.

Bugün bizler artık çok net olarak anladık ki, tam demokrasiye geçmeden ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınması, darbelerin ve darbe teşebbüslerinin önlenmesi ve toplumsal barışın sağlanması mümkün değildir.

Demokrasi, kurumlar ve kurallar rejimidir. Bu kurum ve kuralları tesis etmeden tam demokrasiye geçmek mümkün değildir. Sistemin başkanlık veya parlamenter sistem olmasından ziyade içinin demokrasi ile doldurulması önemlidir.

OLMAZSA OLMAZLARI

*Evrensel normlardaki ‘’TAM DEMOKRASİ’’nin olmazsa olmaz kurum ve kuralları;

 * İster başkanlık sistemi isterse parlamenter sistem olsun; demokrasinin olmazsa olmazı kuvvetler ayrılığı prensibinin katıksız uygulanmasıdır.

 * Hukukun üstünlüğü ve özgürlükler, temel esaslardır. Hukuk devleti ve adalet mülkün temelidir. Evrensel hukuk değerlerini esas alan tam bağımsız ve tarafsız bir yargı sistemi demokrasinin güvencesidir.

 * Evrensel insan hak ve özgürlükleri anayasa teminatı altında olmalıdır.

 * Üyeleri, bizzat halk tarafından adaletli, eşitlikçi ve özgür seçimlerle belirlenmiş bir parlamento.

 * Yürütme organı olan iktidar veya cumhurbaşkanı halkın iradesi ile seçilmeli, bütün icraatları şeffaf olmalı, hesap verilebilirliği ile halkın gözlemine ve yargı denetimine açık olmalıdır.

 * Evrensel normlarda halk adına denetim yapan özgür bir medyanın varlığı şarttır.

 * Halkın özgür iradesiyle hayat bulmuş güçlü, özgür ve etkili sivil toplum kuruluşlarının varlığı zarurettir.

 * Her türlü ayırımcılık; özellikle din, etnik grup, cinsiyet, inanç, parti, bölge, siyasi görüş ayırımcılığı kanunen kesinlikle yasaklanmıştır.

 * Kamuda bütün görevlere atamalar kesinlikle ehliyet ve liyakat esasına göre yapılır.

 * Her görüş, inanç ve düşünce kendini özgürce ifade edebilme ve örgütlenebilme hakkına sahiptir. Özellikle dini yapılanmaların, cemaatlerin finans ve mali durumları kayıt altına alınır ve denetlenir.

 * Başta siyasi partiler olmak üzere toplumun tüm kesimleri toplumda kin ve nefret uyandırıcı ayrıştırıcı bir dil kullanamazlar. Hukuken yasaktır.

 * Eğitimde insanı değerli kılan ve insani değerleri temel alan akılcı ve bilimsel bir eğitim sistemi esastır.

Bunları istemek, insanın doğal haklarındandır. Gelişmiş ülke vatandaşlarından ne eksiğimiz var. Tam demokrasiyi özümseyerek istemek ve yaşamak, neden kendimizden uzakta görelim? İsteyelim, isteyenlere yol gösterelim, istemeyenleri ikna edelim, niyetli olmayanlara da iyi niyetlenmeleri için yardımcı olalım.

BİZİM KÖYÜN TAVUKLARI

Trabzon’da köyün birinden bir taksi şoförü geçerken bir tavuğun ezmiştir.Hemen arabasını çeker kenara, köye doğru yürürken bir köylüye rastlar ve olayı anlatır. 
Tavuğun sahibine parasını ödemek istediğini söyler. 
Şöyle bir bakar köylü: 
-“ Ha bunu pilse pilse bizum köyin muhtari Temel pilur”
Adam muhtarlığın yolunu tutar. 
Temel'e tavuğu gösterir: 
- “Bunun sahibi kimse parasını ödeyeceğim, tanıyor musunuz?”
Temel şöyle bir bakar ve cevabı verir: 
- “Ha pu pizum köyin değuldur, pizum köyde yassi tavuk yoktir.”

Ramazan Bayramınızı da tebrik eder, “TAM DEMOKRASİYE” ulaşmış bir Türkiye için “FİİLİ DUA” edelim.

  Bu yazı 2842 defa okunmuştur.
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
BİZİ TAKİP EDİN
  • Tüm Anketler
    Web sitemize Beğendinizmi?
    HABER ARŞİVİ
    YUKARI nisbar giriş betnis giriş yakabet giriş