Metin Çınar
  Güncelleme: 22-12-2019 18:11:00   22-12-2019 18:08:00

DEVEYE SORDUM

Her söylenene inanır, her verdiklerini yutarız. Olmayan eşeğimizin kaybolduğuna inandırılır, bulduk dediklerine de sevindirilir, bizde inanırız. Ama kafamıza da takmayız. Biz neden böyleyiz?

Deve, cevabına; “hak ediyorsunuz diye başlar” ve devam eder; “Siz değimlisiniz bana dikeni yakıştıran, siz değil misiniz bana düz yol varken yokuşu gösteren, siz değil misiniz doğuştan gelen vücut hatlarımla alay eden? Şimdi ben de size diyorum ki; size yakışır, asıl siz hak ediyorsunuz, her verileni içer, her uzmanım diyene inananır, her elin verdiği hapı yutarsınız.” Madem beni önemseyip, önemli bir konuyu sordun, ben de anlatmaya devam edeyim.

BACA

 Yıllar yılar önce, evinizin yakınına koca koca bacaları olan, adına termik santral adı verdikleri, fabrikalar kurduklarında sevinmiştin ya, yaşadığımız yere çalışabileceğimiz, geçimimizi sağlayıp çocuklarımızı yetiştirebileceğimiz, emekli olup kalan ömrümüzü rahat ve sağlıkla geçirebileceğimiz hayatı sağlayacak bir işimiz olacak diye sevinmiş ve bu sevinmeye sizi inandırmışlardı ya.  Onların hepsinin öyle olmadığını teker teker kanserden ölmeye başladığınızda, ancak anlayabildiniz. Anlayabildiniz diyorum, ama ben, siz insanların hala anlayabildiğine de inanmıyorum.

Bacalarından artık zehir saçılmasın diye, bunlara filtreler takılması için kanun çıkartılıp, işletmelere süreler verilir, süre sonunda yapmayan işletmelerin faaliyetlerinin durdurulacağını söylenir. Yapılmadığı görüldüğünde de bu süreyi önce birkaç sene uzatmaya, gerekçe olarak da “ekonomik anlamda sıkıntı olacağı, on binlerce kişinin işsiz kalacağını, dolayısıyla da filtresiz çalışabileceklerinin meşruluğunu savundular. Sizlerde inandınız, kısaca yuttunuz.  Hani “önce insan” söylemi vardı, ama bunu kimse aklına getirip de sorgulamadı. 

Tam bu istikamette kanun çıkmak üzereyken, Cumhurbaşkanımız devreye girip” bu insan sağlığına zarar veriyor” gerekçesiyle veto hakkını kullanarak, kanun yapıcılara iade etti. İktidar partisinde hazırlanan kanun teklifi, iktidar partisi oylarıyla meclisten geçtikten sonra, Cumhurbaşkanı makamınca uygun görülmedi.

SİMİT

 İşleri kötü giden bir simit adamının, sıkıntıdan kurtarılması ve birazda para kazanması  amacıyla bir operasyon yapıldı. Kamu kaynaklarından varlığını sürdüren bir bankanın iştiraki, bu şahsa önce yüksek rakamlarla ortak olmayı tartışıp, kamuoyundan gelen baskılarla, Cumhurbaşkanının devreye girip,” olacak şey değil, benim tamam diyebileceğim bir proje değil” dedikten sonra, gündemden düşürülmesi sağlanmış olmasaydı. Sonuç ne olurdu? Sizlerin haberi olmasaydı, demokratik eleştiri hakkını kullanmasaydınız, sonuç böyle olur muydu? Bence olmazdı, size de bunu yuttururlardı. Az kalsın, büyük bacalara büyük simitleri geçirecek, sizlerde yutacak, ama kafaya takmayacaktınız. ” Diyen deve, “ bak sana bunların ne olduğunu açıklamaya bir fıkrayla devam edeyim ;

KAFAYA TAKMAYIN

İdris tıp fakültesinden doktor olarak mezun olur ve köyüne döner. Henüz doktorluk yapacağı yere ataması olmamıştır. Ancak, İdris’e mezun olurken “ilk hastaya teşhisi doğru koymanız çok önemli. Ömür buyunca koyduğunuz teşhisin doğruluğu veya yanlışlığı yakanızı bırakmayacaktır. İsabet ettirmişseniz meslek hayatınız buna göre devam edecektir” diye inandırmışlardı. Köyündeki ilk günde hastalanan komşusu Dursun’u muayene eder ve sorar, Dursun Amca neyin var? Dursun kötü bir ishale yakalandığını söyler. İlk hastasına doğru teşhisi koyma rahatlığı yaşayan İdris, reçeteyi yazarken ilacı bir türlü hatırlayamaz ve tek aklına gelen ilaç zanaks (xanax) yazar. Ancak ilk hastası olan Dursun’a yazdığı reçetede ishal ilacı yerine, kafa ilacı yazmıştır.

Üç gün sonra köy kahvesine uğrayan İdris, Dursun’un bir masada okey oynadığını görür ve merakla yanına yanaşarak sorar,

Dursun Amca, ilaç nasıl, iyi geldi mi, iyileştin mi?

Dursun cevap verir, “Doktor İdris oğlum, b..k içinde yüzeyrüm ama nedense hiç kafama takmayrum” der.

 Deve, fırsatı yakalamış gibi; “ ha, işte tam da böylesiniz, var gerisini sen düşün”

Deve doğru söylüyor. Gerisini biz düşünelim. Develerden alınacak çok ders var.

Yeni yıl; sağlığa, barışa, esenliğe vesile olsun, tüm insanlığa hayırlar getirsin.

  Bu yazı 8254 defa okunmuştur.
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
BİZİ TAKİP EDİN
  • Tüm Anketler
    Web sitemize Beğendinizmi?
    HABER ARŞİVİ
    YUKARI nisbar giriş betnis giriş yakabet giriş