UĞULTULAR

UĞULTULAR

Şimdi niye geldin bilmiyorum.

Ama,

Bitmiş bir hikayenin ardından. Ağıtlar yakıyordu, günlerim.

Rüzgar odalarıma doluyor ,ölümden önce yaşadığım birkaç dakikayı kar sayamıyordum.

Payıma düşen kadar üzülüyordum. Bedenimin, otuz üç yıl yaşlandığını hissediyordum.

İçimin nehirlerinden atlar dört nala koşuyorlardı, bulutlar üzerime geliyorlardı.

Yokluğunun kasveti çökmüştü .

Dünyanın ışıklarını kim söndürmüştü, sahi güneş ne renkti. Hangi hayvan takvimindeydik.

Fırlattığın kelimelerin okları öldürmedi de gözlerin yaralayıp, olduğu yerde bıraktığın, kapıyı çekip
çıkman çok dokunmuştu.

Cevap veremeyecektim zaten buz tutmuş, yüreğine .

Hatta ilk rauntta yenilgimi kabul edecek ,beyaz bayrağımı gösterecektim.

Birer çay alsaydık oturup konuşsaydık, geçebilecek yaralarımızın olduğuna inandırmıştım,kendimi.

Sevdiğin her şeyden uzaklaşmak çözüm olmamalıydı, diye düşünüyorum.

Sen bir sevdanın ortasında kaçmayı, tercih ettin Kendimi avutamadım.

Kafamın içinde ki, uğultulardan çıkara bildiğim , anlamlı cümlelerden biri “Sonu yoktu zaten, iyi ki
bitti” diyordu. Diğeri “ Aşk bu hep güzel sonla bitmez, yaşanmış olman bile yeter, mutlu olmalısın.”
diyordu. Birisi ; “Senin, göz yaşlarını görmüştü, hasretinin ne kadar hırçın olduğunu da, onu bir gün
görmesen çıldırdığını da , ona bakarken ne kadar mutlu olduğunu da ,bu hüznü sana nasıl yakıştırdı.”
diyordu.

Hepsini haklı sayıyordum. Susuyordum,canım yana yana ….

Bazı hayallerin yaşanmayacağını anlayınca, ah çekip kalbini paramparça edip, ayaklarının altında
ezmek istiyor insan, çaresizce vurmak istiyor içinde ki seni. Yapamıyor kıyamıyor.

Zaman su gibi akıp geçiyor. Kuşlar bile teselli etmeye geliyor.

Silmeye çalışmadım ses tonunu, gülüşünü iyi ve güzele dair ne varsa hepsi hafızamda.

İnsanın ömürlerin de ,tarihini attıkları dönüm noktaları vardır. Beni bıraktığın o gün yer yarıldı,
yaşamayı unuttum sadece nefes alıp verdim.

Kaç vakit, kaç asır geçti bilemiyorum.

Daha dün gibi ellerime çaktığın çiviler, bileklerime geçirdiğin pranga , söyler misin ? Ben sana böyle
hissettirsem bir daha döndüğüm de kabul eder misin ?

ASLI ŞAFAK