ZAMANA OYNUYORLAR

Özgür Özel’i dinledim.

Gündem, PKK Komisyonu.

Zira, adı ne olursa olsun, kamuoyu bunu PKK Komisyonu olarak biliyor.

Özel, “Bu bir Anayasa Komisyonu değildir, karar alma yetkisi de yoktur. Öneri hazırlamakla sorumlu bir komisyondur.Dolayısıyla taleplerimiz görmezden gelinirse çekiliriz. Ama sorunu mecliste çözme iradesini yıllardır bir savunuyoruz. Komisyonda alınacak kararların da salt çoğunluk yerine nitelikli çoğunluk aranması talebimiz de kabul edildi. “ diyor.

Bizim muhalefetin enteresan bir yapısı vardır.

Hala, yıllardır uygulandığı halde iktidarın, bir konuyu gündeme getirdiğinde o konu hakkındaki samimiyetini sorgulamaması.

2015 yılından bu yana başkalarının hep kandırdığı iktidarın, muhalefeti her seferinde kandırması gerçeği yani.
Siz değil miydiniz, “Ne Anayasa değişikliği, bu iktidar ile ortak menemen bile yapmayız” diyen?

Onlar değil miydi, “CHPKK” tezi ile 2 yıl önce seçim kazanan.

Zaten bu anlayış Anayasayı bir detay olarak görüyor mu görüyor.

İstediği gibi insanların ekmeğini, hak ve hürriyetlerini buduyor mu buduyor.

Bunların tek amacı var.

Can yakıcı gündeme milletin odaklanmaması.

Tali meselelerle gündemin meşgul edilmesi.

Bunlar zamana oynuyor.

Tek amaçları var, bu top çevirme detayına sizi de ortak etmek.

Beyler siz komisyon oyalamacası ile ülke gündemini kilitlerken onlar orduda köşe başlarını, yargıda köşe başlarını, eğitimde köşe başlarını tutup bu 3 kurumu çökertme yolunda emin adımlarla yollarına devam ediyorlar.

Duymuyor musunuz, Ankara’nın Çukurambarından yükseliyor, bunların özlemi olan Şeriat çağrısını, “Hilafet hilafet” diye bağırıyorlar, var mı bir yasal takip, yok.

Devletin Valisi, İsmailağa Cemaatinin temsilcilerini makamında ağırlıyor ve bu görüntüler bilinerek, istenerek servis ediliyor.
Var mı, bir özür?

Yok.

Ziyarette İl Milli Eğitim Müdürü de hazır bulunduğuna göre, okullardaki genç dimağların beyinlerine zerkedilecek karanlık zehrin dozajını tartışmışlardır.

Siz ise Komisyon oyalamacası ile önünüze konulan topu çevirmeye çalışıyorsunuz.

Yahu 6 yılda binlerce denetimden geçen Ekrem İmamoğlu’nu yolsuzluktan içeri sokan zihniyet ile neyi konuşacak ve tartışacaksınız.

Neymiş ‘Terörsüz Türkiye..”

En Tehlikeli terör nedir biliyor musunuz?

Kamu gücü kullanılarak toplum üzerine salınan korkudur..

Yargının güvence olmaktan çıktığı, kamu gücünün iktidarın devamlılığı için pervasızca kullanıldığı, uluslararası hukuki ve ahlaki değerlerin kendi insanına çok görüldüğü, dinci ve yobaz yapılanmaların olabildiğince önünün açıldığı bu yönetim ile hangi demokratikleşme konuşulur, konuşulabilir.

Felsefesi, “Aç bırak biat etsin, yoksul bırak itaat etsin” olan bir iktidar var karşınızda.

Ama ne açlık ne yoksulluk var onların gündeminde.

Sizi de alet ediyorlar, bu top çevirme oyununa.

Adam, Cumhurbaşkanına bir Arap, bir de Alevi yardımcı öneriyor.

Böylece Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Türkiye Cumhuriyetine Vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türktür” tezini çöpe atmak istiyor.

Bu komisyon oyalamacasında, CHP’nin tepesinde akl-ı selim sıkıntısı gözlemliyorum.

İyi Parti’yi de aldığı karar için kutluyorum.

Demokrasiyi katledenlerle Demokratik adımlar atılmaz.

Huzuru ve barışı bilerek ve isteyerek katledenlerle, toplumsal bütünlüğü dinamitleyenlerle ise hiç mi hiçbir şey konuşulmaz.
Böyle bir komisyona katılma kararının iktidar ve yancılarına yarayacağını, CHP’ye ise kaybettireceğini düşünmemek siyasi öngörüsüzlüğün nirvanasıdır.

Yol yakınken, kaybedeceğini gören bir siyasi anlayışa basamak olunmamasını öneriyor ve sağduyulu tüm siyasi oluşumlardan, “Sizinle seçim dışında hiç bir şey konuşmayacağız” kararlılığını ortak bir dille seslendirmelerini umuyor ve bekliyorum.

Konuk Yazar Ahmet ZORLU