Ahmet Zorlu
  Güncelleme: 06-12-2019 08:40:00   05-12-2019 09:18:00

YÜCE MECLİS..

YÜCE MECLİS..

Aziz Nesin yıllar önce ne de güzel tarif etmişti sizi ve sizin gibileri..

O bile bu kadarını hesaplayamamıştı.

Haydi, bu Millete saygınız yok.

Haydi, sizi milletvekili adayı yapana biat ettiniz.

Allah Aşkına kendinizden de mi utanmıyorsunuz?

Ya da akşam evinize gittiğinizde çocuğunuz, “Ne oldu baba, dün oy birliği ile kabul ettiğiniz yasayı iptal eden Cumhurbaşkanına teşekkür ettiğini gördüm bu gün” dediğinde de mi, yakanızdaki rozeti söküp atasınız gelmiyor.

Hele küçük ortağın milletvekilleri, size artık söyleyecek söz bulamıyorum.

Çünkü siz parlamentoda neyin oylandığına filan da bakmıyorsunuz artık.

AKP Sıralarından kalkan elleri izliyor, onların ‘he’ dediğine ‘he’, onların el kaldırmadığına da el kaldıramayacak kadar ‘biçare’yi oynuyorsunuz.

Hiç düşünmediniz mi?

AKP Genel Başkanı, Termik Santrallere filtre takma zorunluluğu için tanınan ve dolan sürenin 2,3 yıl daha uzatılmasını teklif ediyor.

Emir büyük yerden diye AKP-MHP oylarıyla süre uzatımı meclisten onay alıyor.

Cumhurbaşkanı ise sizin oylayıp kabul ettiğiniz yasal düzenlemeyi veto ediyor.

Sonra da çıkıp, MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a veto ettiği kanun teklifi için teşekkür ediyor. Oysa Feti Yıldız,  söz konusu teklif hakkında olumlu yönde oy kullanmıştı. Ama Cumhurbaşkanı, toplumda oluşan duyarlılığı dikkate alarak size oy birliği ile onaylatılan kararı Veto ediyor.

Ve sıkılmadan içinizden birileri çıkıp, “Sayın Cumhurbaşkanına bu çevreye duyarlı Veto kararı için teşekkür ediyorum” diyebiliyorsunuz.

Peki yasal düzenlemeyi size oylatıp kabul ettiren AKP Genel Başkanı kim?

Recep Tayyip Erdoğan.

Sizin oylarınızla yasalaşan uygulamayı Veto eden Cumhurbaşkanı kim?

Recep Tayyip Erdoğan.

Bu mu Milli İrade, bu mu Millet İradesinin tecelligahı..

Efendiler, beyler, ağalar..

Türk Milleti sizin görev yaptığınız o makamın kurucusuna ‘Gazi ve Atatürk’ ünvanı vermiş, o çatıdan bahsederken de bu güne kadar “Yüce Meclis” kavramı ile hitabetmişti, o makama..

Görev yaptığınız mekan, “Milli İradenin Tecelligahı” idi bir zamanlar.

Bazen o makama sızanlar, bu milletin eleştirilerine dayanamaz, siyaset çöplüğünde yerini alırdı.

O makam, Demokrasinin tecelli ettiği yerdi.

O makam, bağımsızlığımızın vücut bulduğu kurumdu.

O makam, Cumhuriyetin taminatıydı.

O makam, Kurtuluş Savaşı’nı yönetmiş Yüce bir kurumdu.

O makamı, Cumhuriyet Tarihi boyunca hiç bu kadar talimatla parmak kaldıranların işgal ettiği noktada görmedik.

Yarın sokağa çıktığınızda bir vatandaş karşınıza dikilip, “Neden aldığınız karardan 12 saat sonra 180 derece çark ettiniz. Siz beni mi, başkalarını mı temsil ettiniz o yüce makamda?” diye sorarsa ne cevap vereceksiniz.

Sayın Cumhurbaşkanı, size kabul ettirip sonra da veto ettiği bu uygulamayla ne mesaj vermek istedi biliyor musunuz?

Ben söyleyeyim;

“Demokrasi, Cumhuriyet, Kuvvetler ayrılığı, Yasama, hepsi hikaye. Ben ne dersem o olur..”

Bazılarınızın, “Ne yapalım. Elimizden bir şey gelmiyor. Doğru, saraydan gelen düzenlemeleri tartışmadan oyluyoruz. Ama başka ne yapabiliriz” dediğini duyar gibi oluyorum.

Hadi onu da ben söyleyeyim;

İstifa diye onurlu bir müessese vardır.

Çok değil, 10 tane milletvekili bir araya gelsin, Sayın Cumhurbaşkanına ‘Sen bizimle alay mı ediyorsun’ diyerek istifa ettiğini açıklasın.

Bak bakalım o zaman neler oluyor.

Hiç değilse, gelecek nesillerinize sarsılmaz bir onur bırakırsınız.

Siyaset tarihine geçersiniz..

Konuk yazar AHMET ZORLU sizler için yazdı.

  Bu yazı 3426 defa okunmuştur.
  YAZARIN DİĞER YAZILARI
BİZİ TAKİP EDİN
  • Tüm Anketler
    Web sitemize Beğendinizmi?
    HABER ARŞİVİ
    YUKARI nisbar giriş betnis giriş yakabet giriş