Bakırçay Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Coğrafya Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şermin Tağıl, dünden beri etkili olan sıcak hava dalgasının, Türkiye'de "uzun yıllar sıcaklık rekoru" olarak kayıtlara geçmesini beklediklerini bildirdi.
Prof. Dr. Tağıl, yaptığı açıklamada, temmuz ayının başında küresel ortalama sıcaklıkların insanlık tarihinde görülememiş biçimde artış gösterdiğini belirtti.
Bu yıl temmuz ayının küresel ortalama sıcaklıklara göre dünyanın en sıcak ayı olarak kayıtlara geçmesinin beklendiğini aktaran Tağıl, şunları kaydetti:
"Küresel ortalama sıcaklıklardaki bu artışların dünyanın her yerinde aynı gerçekleşmesi beklenemez. Türkiye'nin içinde bulunduğu Akdeniz havzası ortalama sıcaklıklardaki artışın en belirgin olduğu yerlerden biri olarak dikkati çekmektedir. Ülkemizde bugünlerde başta insan olmak üzere coğrafi çevre üzerinde yıkıcı etkilere sahip olabilecek 7 gün süreceği tahmin edilen sıcak hava koşulları yaşanmaktadır. Bu 7 günlük süre içinde Türkiye'de uzun yıllar sıcaklık rekorları kırılacak. Bu duruma göre Türkiye'de en yüksek sıcaklık rekorunun görüldüğü Cizre'de (49,1 derece) sıcaklığın 50 dereceyi bulup yeni bir rekor kıracağı tahmin edilmektedir. Nitekim 13 Temmuz itibariyle Cizre'de bu değer 44,5 derecedir."
Türkiye'nin batı ve güney bölgelerinin yüksek basınçtan etkilendiğini aktaran Tağıl, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Güney ve Güneydoğu bölgelerinde ise Güney Asya'da muson alçak basınç sisteminden kaynaklanan hava kütlesi etkilidir. Bir yandan yüksek basınç koşullarının alçalıcı hareketi havanın ısınmasına neden olmakta, diğer taraftan Afrika kökenli sıcak havanın bölgeye sokulumu havanın sıcaklığını daha da arttırmaktadır. Bu yüksek basınç ülkemizle birlikte Fransa, İspanya, Hırvatistan ve Yunanistan'ı da etkilemektedir."
Sıcak havanın ekosisteme etkisi
Tağıl, ay sonuna kadar özellikle ülkenin Batı ve Güney bölgelerinde sıcak havanın devam edeceğini beklediklerini ifade etti.
Söz konusu sıcaklık artışlarının toplum üzerinde baskı oluşturduğu gibi birçok riske de neden olacağını aktaran Şermin Tağıl, şöyle devam etti:
"En büyük risk insan, bitki ve hayvanlar sağlığında olacaktır. Özellikle yaşlılar, bebekler, açık havada çalışanlar ve kronik hastalığı olanlar sıcak dalgalarından en çok etkilenenler olacaktır. Özellikle kıyı bölgelerinde nem hissedilir sıcaklığı artıracak ve daha boğucu havaya neden olacaktır. Bunun için bu hassas gurupların dikkatli olması ve dış ortamda bulunmaması önemlidir. Ayrıca ani yükselen sıcaklıklar tarım ürünlerinde hem su ihtiyacını artıracak hem de kavurucu etkilere neden olabilecektir. Sıcak hava etkisini aza indirebilmek için çiftçilerin ara sulama yapmaları gerekecektir. Ülkemizde yanabilme özelliği yüksek olan kızılçam ormanlarının yaygın olduğu bir ekosisteme sahiptir. Sıcaklık artışı özellikle Akdeniz ve Ege bölgelerinde yangınlara neden olabilir. Bunun için hazırlıklı olunması gerekmektedir."